Aslına bakarsanız bu düşüncenin temelinde yatan neden eskiye dayanıyor. Hani şu pazar günleri babanın evde olduğu ve pek özgür olamadığımız zamanlar. Tabi özgürlük deyince yanlış anlaşılmasın babalar biraz her şeye karışır oluyor o manada :) Buradan babama saygılarımı sunup yazıma devam ediyorum.
Okula gidiyor olmak demek yarın pazartesi ve yapılması gereken ödevler var demekti. Eğer çok planlı ve programlı bir çocuk değilseniz ödevinizi cuma akşamında yapmaz son güne bırakırdınız. Yani en azından ben biraz öyleydim. Ödev yetiştirme telaşı, bir yerlere mi gitsek curcunası bazen gelen misafirler ve dışarıda ki soğuk beni hep boğardı.
Sanıyorum bu pazarı sevmemenin bir nedeni de pazartesiymiş. Şuan üniversite okuyorum ve pazartesi günleri dersim yok. Böylesi bir rahatlama görülmemiştir arkadaşlar resmen hayatımdan pazartesi sendromunu çıkarıp level atladım. Benim artık salı sendromum var.
Peki ben bunu neden anlattım. Bugün babam evde değildi işe gitti. Haliyle sabah beraber yaptığımız pazar kahvaltılarından yapamadık. Evde olmadığı için pek bir şeye de karışamadı. E havada güzeldi öyle insanın içini sıkmıyordu. Yukarıda belirttiğim gibi pazartesi sendromum da olmadı, hal böyle olunca istemsiz bir gevşeklik oldu. Bir yandan da geçmişi hatırladım.
Mesela şuan akşam oldu ve benim banyomu yapıp titreyerek sobanın yanına çömmem lazımdı. Saçma sapan magazin programlarını da izleyip psikolojisi çökmüş yarın okul var üzüntüsüne sahip bir şekilde uyumaya gitmeliydim.
Lakin ben büyüdüm ve kirlendi dünya. Bu klişeleri artık yapmıyorum zaten yapsam da tat almam. İnsan büyüdükçe böyle saçma sapan duygusallaşabiliyormuş. Bir yandan da özlediğim şeylere bak lan diyorum. Geçmişe gidip o anları yaşasam direk ileri sarardım.
Bende böyle değişik bir kişiliğim işte.Neyse vizelerde geldi ve ben her zamanki gibi çalışmadım. Sizler ben gibi olmayın düzenli ve programlı olun. Ben 10 sene önce dersimi son güne bırakırdım. On koca sene geçti vizelere çalışmayı son güne bırakıyorum.
Kim bilir 20 sene sonra müdürün bana verdiği görevleri 50 sene sonra hacca gitmeyi son dakikaya bırakabilirim benim sağım solum belli olmaz. Can çıkar huy çıkmazmış derler değişmeyi denedim ama planlı olmak bana bir boy büyük geldi.
Misal bu yazıyı da biraz plansız programsız yazdım. Sonuç ne oldu ?
Kopuk ve akıcı olmayan bir anlatım. Peki siz ne yaptınız ? Her şeye rağmen beni okumaya devam ettiniz, sizlere bir teşekkürü borç bilirim iyi pazar geceleri...
Yorumlar
Yorum Gönder