Yurt dışında yaşama hayali

Merhaba güzel ülkemin talihsiz insanları. Hep yazmak istediğim bir konu hakkında bir şeyler karalamak istedim bugün. Hazır finallerim de bitmiş bloguma bir konu yazmalıyım düşüncesi hasıl olmuş birde baktım ki önceden taslak haline alıp bıraktığım bir başlık var hemen altını doldurmaya başladım.

Son günlerde hatta son bir kaç yılda ülkemiz kötü olayların adeta müptelası oldu. Son bir kaç yılda neler yaşamadık ki, terör saldırıları, hendekler, bombalı saldırılar, canlı bomba saldırıları, darbe teşebbüsleri, suikastler ve daha nice canımızı yakan olay. 

Şimdi bu saydıkların ile konu başlığının ne alakası var diyenleriniz olabilir. Baştan belirtmek isterim ki bu güzel ülke hepimizin ve eminim gerçekten düzgün şartlar altında burada yaşamak istemeyen insan yoktur. Lakin insanları hem güvenlik hem ekonomik olarak gelecek endişesi sarmış durumda. Hal böyle olunca pek çok kişi için yurtdışına gitmek bir kurtuluş yolu gibi gözüküyor. 

Peki gerçekten yurtdışı hayali sanıldığı gibi toz pembe mi yoksa abartılmış bir balon mu, elimden geldiğince bu sorunun cevabını vermeye çalışacağım.

Yurtdışında yaşamak istemenin sebebi: Pek çok sebep sıralanabilir bu istek için ancak belli başlı bir sıralama yapmak gerekirsek ilk sıraya refah düzeyi gelir.

1)Refah düzeyini arttırmak: Yurtdışında yaşamak derken aklınıza Mozambik, Gana, Fas gibi ülkeler gelmemiştir heralde. Hepimiz Birleşik devletler yahut avrupa'nın gelişmiş memleketlerini düşleriz.

2)Güvenlik: İnsanlar artık bu coğrafyada yaşamaya korkuyorlar. Her an bir bombalı saldırı yahut silahlı saldırıda ölme fikri insanları gerçekten ürkütüyor.

3)Çocuklarının geleceği: Herhalde bunu anne/baba olanlar çok daha iyi anlar. Kim istemez evladının hem güvenli hem refah bir ülkede büyümesini. Kim istemez çocuğunun dünya vatandaşı olup doğuştan çift dil bilen biri olmasını. Sanıyorum bu konu hakkında pek bir şey yazmaya gerek yok.

Bu yazdıklarıma onlarca ek madde eklenebilir. Eğitimden tutunda maceraperestliğe kadar her şey ama her sayılabilir ancak yukarıda belirttiğim 3 madde zaruri durumları kapsıyor.

Yurtdışı hakkında doğru bilinen yanlışlar: Evet gelelim asıl meseleye. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki yurtdışı ne birilerinin hayal ettiği kadar süper nede birilerinin kötülediği kadar berbat.

Duygusal, toprağına bağlı, örfüne adetine bağlı, fazla açık bir ortamda yetişmemiş bir insansanız sanmıyorum ki yurtdışı size göre olsun.

Öncelikle asıl meseleye gelelim refah. Evet gerçekten oldukça üst seviye ülkeler var lakin unutmayın buralara gitmek çok zor, hadi diyelim gittiniz siz orada ikinci sınıf vatandaşsınız. Hiç orada x bin euro maaş alınıyormuş deyip o parayı 3 ile 4 ile çarpmaya kalkmayın çünkü nasıl kazanıyorsanız öyle de masrafınız oluyor.

Tabi artı yönleri yok mu var. Burada asgari ücret ile çalışırsanız sadece yaşarsınız. Yani ekmek, su ve uyku bu kadar. Ekstra hiç bir aktivite yok. Hatta fazla mesai ücreti de yok. Bırakın fazla mesaiyi hak ettiğiniz parayı alamama ihtimaliniz de var. Yurtdışında ise haklarınız var (en azından bir çok yerde) ve kazandığınız parayla çok afilli olmasa da bir hayat yaşama şansınız var.

Gerçekten azimli iseniz güzel paralarda kazabilirsiniz. Vasıflı biriyseniz ki gelişmiş ülkeler için vasıf demek illa ki diploma değildir. Gerçekten az bulunan bir sanatınız varsa güzel paralar kazanırsınız. Örneğin kaynak ustası vs gibi.

Güvenlik var birde. Evet dünyanın her yerinde saldırı olabilir ama İsveç ile her hafta bomba patlayan bir ülkeyi mukayese etmek komik. Tabi yurtdışı sizin için çok güvenli anlamına gelmez bu söz, sadece bombacılar konusunda küçük bir garanti olabilir. Lakin sizi sevmeyen ve her an ırkçı saldırıda bulunabilecek çok sayıda kişi var.

Çocuklarınızın geleceği dedik ama evlatlarınızın dışlanma riskinden tutunda adaptasyon sorunu, arada kalmışlık, kültür karmaşası gibi çok çeşitli sorunlarda sizi bekliyor.

Neyse sadede gelelim.

Şu bir gerçek ki sadece yurtdışında yaşadığınız içi zengin olmazsınız. Birde bahsettiğim duygusal toprağına bağlı olanlarınız var onlar bu manzarayı bırakıp gitmek istemeyeceklerdir :

Tabi birde duyguların yanında gerçekler var.

Bu ülkede iyi bir araba alırsanız arabanın fiyatından daha fazlasını vergi olarak verirsiniz.

Otomobiliniz Mercedes olabilir ama yollar köstebek yuvası gibidir.

Otoyollar, köprüler, vergiler, zorunlu sigorta vs hepsi ama hepsi insanın bütçesini de sinirlerini de zorlayacak düzeydedir.

Otomobiliniz mükemmel olabilir ama trafikte sayısız maganda var ve sizin bindiğiniz aracın içinde en ufak bir tartışmada vurabilirler hemde hiç düşünmeden.

Kısacası yurtdışında yaşamak duygusal, maddi, manevi her manada artıları ve eksileri olan bir durum. Bu durumu en iyi şekilde tahlil edip bir sonuca varmak size kalıyor.